Peri Sesleri neden kuruldu?

 

Öykümüz 2008’de, Nazan Saatçi’nin Periler Alemi’ndan gelen düşük frekansları duymaya başlaması ve arkasından gelen şok edici iletişim ile başladı. Bu noktada, Nazan Periler Alemi’ndan habersizdi. Sesler farklı boyutlardan geliyor ve doğal olarak fiziksel kulak bunları algılamıyordu. Her gün farklı olaylar meydana geldi ve nihayet, Nazan’ın İnternet’te yaptığı araştırmalar, onun Periler Alemi’ndan gelen sesleri duyduğunu anlamasını sağladı. Saatci Periler Alemi’yle iletişim kurup kuramayacağını merak etti ve bunun nasıl mümkün olabileceğini görmek için çeşitli yollar denedi. Sonuç onu çok heyecanlandırdı; deneyleri gayet başarılı olmuştu. Bu minik enerji varlıklarıyla, yani Periler ile  arasındaki iletişim gerçekti. Çok geçmeden, daha da derinlere inerek onların kimliklerini ve kişiliklerini öğrendi.

Doğanın Koruyucuları

Birçok olaydan sonra, Nazan Saatci Periler Alemi’nin doğanın koruyucuları ve aynı zamanda manevi ve ilham veren haberciler olduğunu kesin olarak anladı. Bu bağ farklı yollarla on sene sürdü ve 2018’de çarpıcı bir şekilde doruk noktasına ulaştı.

2018’in Haziran ayında, Periler Alemi’nden seslerini ve görüntülerini kaydetmek için izin alan Nazan, perilerin dünyaya büyük önem taşıyan ve anlamlı mesajları olduğunu fark etti.

Kısa bir süre sonra ve perilerin de sürekli yardımlarıyla, onların var olduğuna dair kanıtlar oluşturdu–bunlar Perilerin ses ve görüntülerinin bulunduğu bir dizi ses ve video kayıtlarıdır.

peri alanı

Mutfakta Peri İletişimi, 2008

Periler Aleminin Görsel ve İşitsel Kanıtı

Nazan Saatci, onu böyle bir göreve neyin dahil ettiğini açıklıyor;

“Şaşırtıcı bir şekilde, on sene sonra seslerini kayıt etmeme izin verdiler. Bu deneyim beni çok heyecanlandırmış olsa da onları dünyaya ifşa etme sorumluluğunu üstlenmek istemedim. Böylesine büyük bir misyonu başlatacak cesaretim, enerjim ve maddi desteğim yoktu.

Ama sonra bir gün, balık havuzumuzda dokuz tane koi balığının ölmüş olduğunu gördüm. O gece, evimizdeki sunak masasında Afidouc’un acı dolu sesini duydum. Sesinde o neşeli parlaklıktan eser kalmamıştı. Adeta ağlıyor bana bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Ertesi gece, ablamın bahçe temizliği esnasında çalışanların kullandıkları  kimyasalların koi havuzuna sızarak balıkların ölmelerine neden olduğunu anlatmasıyla, Afidouc’un bu keşfimizi teyit eden sesini tekrar işittim.
O an, yüreğim paramparça olmuştu. Artık benim için o güne kadar verdikleri bütün mesajları birleştirme zamanıydı. Onları anlıyordum. Söz veriyorum dedim, Varlığınızı kanıtlamak için elimden ne gelirse yapacağım. Bu iletişimi kanıtlamak için bana başka ne verebilirsiniz? Ses kayıtlarınızı nasıl ifşa edebileceğimi bilemiyorum, onları ikinci derecede kanıt olarak düşünsek…Bana görsel bir şey gerek.”

Her Zaman Peri Gibi Görünmeyebilirler

Nazan Saatci anlatmaya devam ediyor:

“Çok geçmedi. Periler Alemi’nin üyeleri; kuşlar, sinek kuşları, kelebekler ve kız böcekleri gibi ufak yaratıkları etkileyerek bahçemizde ve etrafımızda belirmeye başladılar. Her gün, iki kuş -kara başlı junkolar olduklarını düşünüyorum- havada gösteriler yapıyor, karşımızda dans ediyor, kız böcekleri sürekli olarak ön kapımızın önünde uçuyor, kelebekler etrafımızda uçuşuyor, evin hem içinde, hem de dışında saatlerce bize poz veriyorlardı. Onların görüntülerini filme çekmek kolay değildi. Hem kim kelebeklerin, kuşların gerçekten de poz verdiğine inanırdı ki?

Bu deneyimleri filme çekmediğimizden, bu sefer yusufçuk böcekleri olarak görünmeye başladılar. Hemen hemen her gün, bahçemizde iki kırmızı yusufçuk böceği çocuklar gibi bizi bahçeye oyun oynamaya çağırıyor bana oldukça yaklaşarak üç ile beş saat arasında bizimle vakit geçiriyorlardı.

Fotoğraflarını çekmemiz için poz verdiklerini fark ettiğimizde, onları filme almaya başladık. Kısa bir süre sonra, saatlerce süren ilginç iletişim görüntüleri kaydettik. İşte, o sırada Periler Alemi’ni ifşa etmemek, mesajlarını yaymamak için bana ve ablama artık hiçbir bahane bırakmadıklarını anlamıştım. Bize bütün bu olaylar sırasında sundukları mutluluğun karşılığını vermek zorundaydık. Bu çok zor bir görevdi, kolay olmayacaktı, bunu biliyorduk. Kararı biz mi yoksa onlar mı vermişti, onuda bilmiyorduk. Tek bildiğimiz, Peri Sesleri’ni oluşturmak ve onların sesi olmak zorunda olduğumuzdu.”

Periler Alemi’ni Filme Çekmek

Perilerin orjinal sesleriyle 600’ü aşkın ses kaydı ve onların farklı şekildeki  Peri görüntüleri ile yüzlerce video kaydı yaptık.

Görmek için tıklayınız YouTube Kanal

Periler Alemi’nin mesajı açıktı ve artık var olduklarını kanıtlamamıza karşı çıkılamayacağını biliyorduk.

Kuruluşumuz Peri Sesleri’nin amacı, farkındalık yaratmak ve Periler Alemi ve bizim dünyamız arasında bir köprü oluşturmaktır. İnsanlar arasında bir uyanış başlatmamız gerekiyor.

İsimleri aksi bir izlenim verse de periler masal karakterleri değildir; gerçek enerji varlıklardır ve onlara evrende saygı duymamız gerekir. Periler Alemi’nin mesajlarını anlayıp, ortak olarak kullandığımız doğamıza son derece hassas davranmamız lazım.

Nazan Saatci/Fairy Voices

Nazan Saatci gerçek peri seslerini kaydederken

faerie realm dragonfly

Mavi yusufçuk perisi Nymphy, Fairy Voices Sanctuary’de farkındalık için poz veriyor

Nazan Saatci in the faerie realm

Nazan Saatçı Gaseybee, Yusufçuk perisi ile, 2018

Nazan-Saatci-Gaseybee-Yusufçuk-Peri-2018 ile

Nazan Saatçı Gaseybee, Yusufçuk perisi ile, 2018

nazan saatci with Afidouc Fairy Voices

2019 Ağustos ayı çekimleri esnasında Yusufçuk perisi Afidouc kameraya dünya bilinci için poz verirken, aniden Nazan’ın dikkati alemden yeni bir karaktere sürüklenir.